Bu makalede, Hindistan’ın İngiliz İmparatorluğu tarafından işgalinin Bengal kıtlığına yol açması ele alınacaktır. 1757 yılında İngilizler tarafından Kazıkata Muharebesi’nde Bengal eyaleti fethedildi ve bunun sonucunda Hindistan, İngiliz işgalinin etkisi altında kaldı. İngiltere, Hindistan’ı üretim üssü ve elde edilen malların satıldığı bir pazar haline getirdi. İşgal, Hindistan’ın doğal kaynaklarının yağmalanması, vergi sisteminin değiştirilmesi ve Hindistanlıların İngilizce öğrenmeye zorlanması gibi pek çok kötü sonuç doğurdu. Tüm bunların sonucunda, 1947’de Hindistan’ın bağımsızlık kazanmasıyla İngiliz işgali sona erdi. Ancak Bengal kıtlığının yarattığı acılar hala unutulmadı.
İngiliz İmparatorluğu’nun Hindistan’a İşgali
İngiliz İmparatorluğu, Hindistan’ı işgal etmek için birçok çaba harcamıştır. 17. yüzyılda, Doğu Hindistan Şirketi’nin kurulmasının ardından, İngilizler Hindistan’a girmeye başlamışlardır. İngilizler, Doğu Hindistan Şirketi’nin elindeki toprakları genişletmek için pek çok savaş yapmışlardır. Bu savaşlar sonucunda, İngiliz İmparatorluğu Hindistan’ın birçok bölgesini kontrol altına almıştır.
İşgalin başlangıcında, İngiliz şirketi, ülkedeki zengin kaynakları ele geçirmek için karmaşık bir sistem oluşturmuştur. Hindistan’ın ipek, pamuk, baharat ve opyum üretimi, İngilizleri bu ülkeye çeken ana faktörlerden biridir. Bu sistem sayesinde İngilizler Hindistan’ın doğal kaynaklarını ellerine geçirerek zenginleşmiştir. Ancak, Bu işgal aynı zamanda Hindistan halkı için büyük bir felakete neden olmuştur.
İşgal sonucu, İngilizlerin ilk hedefi Hindistan’ın üretim kaynakları olmuştur. İngilizler, Hindistan’ın ekonomisini tahrip etmek ve yerli halkı yoksullaştırmak için stratejiler belirlemişlerdir. Bu durum, Hindistan’ın ekonomik olarak bağımlı duruma düşmesine neden olmuştur. İngiliz sömürgeciliği altındaki Hindistan, dünyanın en yoksul ülkelerinden biri haline geldi.
Bengal Kıtlığı
Bengal kıtlığı, 1943-1944 yılları arasında Bengal eyaletinde meydana gelen ve tahmini dört milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden olan büyük bir kıtlıktı. Kıtlığın sebepleri arasında savaş, aşırı vergilendirme, İngiliz hükümetinin tahıl alım politikaları ve kuraklığı başlıca rol oynamaktaydı. İngiliz yönetimi, kıtlığın patlak vermesinden önce de Bengal halkını yeterince desteklemediği için eleştirilere maruz kaldı.
Kıtlığın etkileri ise açlık, hastalık, göç ve ölümler olarak ortaya çıktı. İnsanlar açlıktan ölürken, diğerleri de çaresizlik içinde şehirlerden kaçtı. Bunun sonucunda da hastalıklar çoğaldı ve ölüm oranları arttı.
İngiliz yönetiminin kıtlığa tepkisi ise oldukça eleştirildi. İlk başlarda, İngiliz hükümeti kıtlığın gerçek boyutunu anlamakta yavaş davrandı ve birçok insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Ancak kıtlığın gerçek boyutu anlaşıldıktan sonra, İngiliz yönetimi bazı yardım çalışmaları yapmıştır. Bunlar arasında gıda yardımı, acil tıbbi yardım ve barınma şeklinde çeşitli faaliyetler yer almaktaydı.
Özetle, Bengal Kıtlığı, İngiliz İmparatorluğu’nun Hindistan’ı sömürüsünün bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve İngiliz yönetiminin kıtlık sırasında yetersiz davranması sonucu yüz binlerce kişi hayatını kaybetmiştir.
Hindistan’ın Ekonomik Sömürüsü
İngiliz sömürgeciliği döneminde, Hindistan’ın ekonomisi İngiliz çıkarları doğrultusunda yapılandırılmıştır. İngilizler, Hindistan’ın doğal kaynaklarını sömürerek, ülkeyi kendi ekonomik dengeleri doğrultusunda yönetmiştir. Örneğin, Hindistan’ın pamuk üretim alanları, İngiliz sanayi sektörü için fiyat avantajı sağlamıştır. Bu durum, Hindistan’ın gündelik hayatını da etkilemiştir. Ülke, gıda maddesi ihracatına zorlanarak, kendi ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelmiştir. Buna ek olarak, yerel el sanatları İngiliz pazarlarına ihraç edilerek, yerli sanatçılar ortadan kalkmıştır. Bu politikalar Hindistan ekonomisinin geri kalmasına, yerel halkın yoksullaşmasına sebep olmuştur. İngiliz sömürgeciliği, Hindistan’da ekonomik adaletsizliğe de neden olmuştur.
Rai Bahadur Ramtanu Lahiri’nin Raporu
Rai Bahadur Ramtanu Lahiri, Bengal kıtlığının nedenlerini araştırarak, ayrıntılı bir rapor hazırladı. Lahiri, kıtlığın nedenlerinin birkaç unsurun bir arada bulunması olduğunu belirtti. Bunlar arasında yoğun monsoon yağmurları sonrası gelen kuraklık, tarımsal üretimdeki düşüş, gıda fiyatlarının artması ve İngiliz yönetiminin kötü tarım politikaları yer almaktaydı.
Lahiri’nin raporu, İngiliz hükümeti tarafından incelenmek üzere gönderildi. Ancak İngiliz hükümeti, raporda yer alan eleştirileri kabul etmek istemedi. Bunun yerine, Bengal halkının kendi kendine yetemeyen ve yetersiz olduğunu iddia etti. Bu, İngiliz yönetiminin kıtlık sırasında gösterdiği ilgisizliği ve kayıtsızlığı göstermektedir.
Kıtlığın Etkileri
Bengal kıtlığı sırasında milyonlarca insan açlıktan öldü. Açlık, hastalık, göç ve ölümler kıtlığın ortaya çıkardığı temel sonuçlardan bazılarıdır.
Açlık, insanların yetersiz beslenmeleri ve gerekli vitaminleri alamamaları sonucunda ortaya çıkar. Kıtlık sırasında, insanlar yiyeceklerini paylaşmak ve çocuklarını besleyebilmek için çaresizce kötü koşullarda çalışırken, yeterli beslenme alamazlar.
Yetersiz beslenme, insanların bağışıklık sistemlerini zayıflatır ve hastalıklara karşı savunmasız hale getirir. Kıtlık sırasında, hastalıklar hızla yayılır ve insanların hayatını kaybetmesine neden olur.
Bengal kıtlığı, insanların evlerini ve köylerini terk etmek zorunda kaldığı bir göç dalgası yarattı. Milyonlarca insan, evlerinden kaçarak yiyecek ve su aramak için yollara düştü. Göç, zaten yetersiz olan kaynakları daha da tüketti ve kıtlığı daha da kötüleştirdi.
Maalesef, kıtlığın nedenleri ve sonuçları hala günümüzde hissediliyor. Bengal kıtlığı, İngiliz sömürgeciliğinin açgözlülüğünün ve Hindistan’ın kaynaklarının sömürülmesinin acı bir hatırasıdır.
İngiliz Hükümetinin Tepkisi
İngiliz hükümeti, Bengal kıtlığına tepki olarak çeşitli yardım çalışmaları yürüttü. Örneğin, hükümet, açlıkla mücadele etmek için Hindistan’da çeşitli gıda dağıtım programları başlattı. Ancak, bu programlar yetersiz kaldı ve olayların boyutu karşısında yetersiz kaldı. Ayrıca, hükümet, çaresizliği kolaylaştıran hayvan ve besin stoğunu azaltan bir talimat yayınladı. İngiliz yetkilileri, kıtlığın sebebini yalnızca doğal afetlere bağladılar ve kendilerini sorumlu tutmadılar. Bunun sonucunda, birçok insan hükümeti eleştirdi ve İngiliz işgali altındaki Hindistan’daki yerel yöneticilerin yetkisi sorgulandı.
Sonuçlar ve Bugünkü Etkileri
İngiliz İmparatorluğu’nun Hindistan’ın işgali ve Bengal Kıtlığı’nın etkileri günümüzde hala hissedilmektedir. Hindistan’ın tarihi ve kültürel yapısı bu olayların etkisiyle değişmiştir. Bengal Kıtlığı, milyonlarca insanın ölümüne neden olmuştur ve kıtlık döneminde uygulanan acımasız politikalar insan hakları ihlallerine sebep olmuştur.
Ayrıca İngiliz işgali, sömürü politikaları nedeniyle Hindistan ekonomisinin geri kalmışlığının başlıca sebeplerinden biridir. Hindistan’ın bağımsızlık mücadelesi de İngiliz İmparatorluğu’nun sömürü politikalarının sonucudur.
İngiliz İmparatorluğu’nun, Bengal Kıtlığı sırasında yetersiz yardım çalışmaları yaptığı, hatta bazı durumlarda yardımın engellendiği belgelenmiştir. Bu olay, diğer ülkelerin benzer durumlarda insani yardım sağlamaları için bir örnek teşkil etmiştir.
Bugün Hindistan, İngiliz işgalinin bıraktığı mirasın etkisinden kurtulmaya çalışmaktadır. Ancak olayların etkileri hala hissedilmektedir ve bu olayların unutulmaması, benzer hataların tekrarlanmaması açısından önemlidir.
Kültürel Etkileri
Bengal kıtlığı ve İngiliz işgalinin etkisi yalnızca insani kalkınmada devasa kayıplarla sınırlı değildi, bunun yanı sıra Bengal kültürü ve toplumu üzerinde de önemli yıkıcı etkileri oldu. Kıtlık, Bengal’deki kamusal hayatın çöküşüne neden oldu ve Budistler, Hindu ve Müslümanlar dahil olmak üzere bölgedeki dinlerin ritüellerinde ciddi değişikliklere neden oldu. İngiliz işgali, Hindistan’ın geleneksel zanaatlarını ve sanatını yok etti. Örneğin, İngiliz sömürgeciliği, Bengal’deki ipek endüstrisini ve yerel dokuma sanatını baltaladı ve bu nedenle, bölge daha önce olduğundan daha fazla işsizlikle karşı karşıya kaldı.
Politik Etkileri
Bengal kıtlığı, İngiliz işgalinin en önemli siyasi sonuçlarından biridir. İngiliz hükümeti, Bengal’deki kıtlıkla ilgili olarak gerekli yardımı sağlamayı reddettiği için bölge halkının hayatta kalması için mücadele etmek zorunda kaldılar. Bu durum, İngiliz sömürgeciliğine karşı bölge halkının tepkisini artırdı ve Hindistan’ın bağımsızlık mücadelesini tetikleyen faktörlerden biri oldu. Bengalli liderler, İngiliz hükümetinin ilgisizliğinin ve insan hayatını hiçe saymasının yanı sıra İngilizlerin Hindistan halkına yönelik sömürü politikalarını eleştirdiler. İngilizlerin Bengal’deki kıtlığa verdiği tepki, Hindistan’ın bağımsızlık mücadelesi için güçlü bir güdü kaynağı oldu.
Eğitim ve Ekonomik Etkileri
İngiliz işgali sırasında, Hindistan eğitim sistemi değişime uğramıştır. İngilizler, yerel dillere dayalı eğitimin yerine İngilizce dilini teşvik etmişlerdir. Bunun sonucunda, İngilizce konuşanlar toplumun daha üst kesimlerinde yer almıştır. Ülkenin ekonomisi de İngiliz politikaları nedeniyle zarar görmüştür. Özellikle, İngilizler tarım ürünlerinin ihracatına ağırlık vermişlerdir. Bu politika nedeniyle, ülkede kıtlık zamanlarında gıda üretimi yetersiz kalmıştır. Bununla birlikte, İngiliz sömürgeciliği altındaki eğitim sistemi bugün de etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Hindistan, iyi eğitim alan insanları sayesinde dünya genelinde teknoloji ve bilgi alanında bir güç haline gelmiştir.